Kabuklu Deniz Ürünleri
Çoğu kişinin lezzet listesinde pek yer almasa bile kabuklu deniz hayvanları ayrı bir şölendir. Örneğin sülünesi çoğu kişi bilmez. Sülünes, dolgun etiyle oltadan ayrılmadığı için balıkçılar tarafından tercih ediliyor. Dip balıkları sülünes ile kolayca avlanıyor. Ama sülünesi çıkarmak meşakkatli bir iş. Çentikli zıpkınlarla kumsallarda suya girmeniz gerekir. Denizin dalgalı olmaması durumunda çıplak gözle sülünes deliklerine zıpkını sokup çıkardığınızda avlanıyor. Haşlayıp kabuğunu çıkardıktan sonra tereyağında çevirip servis yapabilirsiniz, eti çok lezzetli.
İstiridye Bayramı
Eylül ayı tüm denizlerde şenliğin başladığı zaman. Boğazlardan geçiş yapan palamut ve lüferler artık görülmese bile hatırlarda kalan en güzel tatlardan. İstiridye de gene denizin fazla tanınmayan nimetlerinden. İstiridyeyi çiğ yemek adetten olmuş. Limonu sıktığınız zaman hareket etmesi gerekir. Şoktan çözülmüş, öldükten sonra bekletilmiş istiridyenin tüketimi sıkıntı yaratabilir.
Deniz, suyu ile tüketilir demeyin, mutlaka tuzlu suda iyice yıkayın. Gene tarak, parlak, pina gibi adlar verilen deniz ürünlerinin bizde tüketilmesi yıllık bir gramın altında. Tadına doyamadığımız, sahillerde üzerine limon sıkıp düzinelerce yediğimiz midyenin bile yıllık tüketimi kişi başına 27 gramı geçemiyor. Çok az tanınsalar bile kabuklu deniz ürünlerini çıkardıktan sonra temizleyin ve kapaklarının kapalı olmasına dikkat edin. Sıcak suda kapaklarının açılması yeterince piştikleri anlamına gelir.
