Frida’yı Bilir misiniz?

Dünyada bazı kadınların yaşadığı öyle hikayeler var ki insanın inanası gelmiyor. Meksika’lı ressam Frida Kahlo bunlardan biri. Bizden çok çok uzaklarda, çok çok farklı yaşamış olsa bile hayatını okuyunca şaşırmamak elde değil. Ona çok benzeyen sinema oyuncusu, esmer güzeli Selma Hayek onun hayatını “Frida” adındaki filmle beyazperdeye taşımıştı. Meksika’da, ailesi ile yaşayan, ablası ile itişip duran, ele avuca sığmayan güzel bir genç kız, resme meraklı bir öğrenciyken bir öğleden sonra yaşadıkları bütün hayatını değiştirmişti.

frida
frida

Sonrası Yalnızlıktı

Frida’nın eve dönerken bindiği belediye otobüsü o öğleden sonra korkunç bir kaza yaptı. Kocaman bir demir çubuk kalçasına saplandı, omuriliği parçalandı. Bundan sonrası Frida için acılar, ağrılar ve yalnızlık oldu. Her zaman çevresinde birileri vardı, sevdiği bir kocası bile vardı ama aslında yalnızdı. Aylarca boynundan aşağısı korselerle kaplı olarak yattı ve bir daha doğru düzgün yürüyemedi.

frida kahlo
frida kahlo

Bu zamanlarda resim onu ayakta tuttu. Yatarken baktığı tavana aynalar döşediler. Bu aynalarda gördüğü kendi yüzünü defalarca sürrealist akıma uygun olarak resimledi. Doğal olarak sinirliydi, kendi gibi ünlü bir ressam olan kocası ile deli gibi münakaşa ederlerdi. Diego Riviera onu defalarca aldattı ama terk etmedi de. Frida Kahlo bizden çok çok uzaklarda olan memleketinde bütün acısını fırçalarına anlattı ve şimdi her biri milyonlarca dolar eden tablolar bıraktı geriye. Demir bir buçuk ve bir otobüs kazası onu hem yok etti, hem yeniden yarattı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir